İnsanın yaşamında belli seçimler ve önemli kavşaklar var. Tercih ettiğimiz şehir, meslek, medeni durum, eş, ebeveyn olma veya olmama kararı bu önemli kavşaklardan bazıları… İnsanın yaşamında belli seçimler ve önemli kavşaklar var. Tercih ettiğimiz şehir, meslek, medeni durum, eş, ebeveyn olma veya olmama kararı bu önemli kavşaklardan bazıları… Anne-baba olma kararı ve sonrasında yaşananlar hayat deneyiminde derin izler bırakıyor. Bunu yaşarken değil de sonrasında biraz daha olgunlaştığımızda değerlendirebiliyoruz. Öncesinde bütün enerjimizi bebeğimizin rahatı için seferber ettiğimizden, hayatı adeta hızlı çekim gibi yaşıyoruz ve durum değerlendirmesi yapacak fırsatımız olmayabiliyor. Tüm benliğimizle hayatımıza yeni katılan canı, canımızdan var olanı beslemek, korumak ve her şeyin en iyisi ile buluşturmak için adeta canımızı dişimize takıyoruz.
Bir bebek eve geldiğinde oradaki yaşamı tamamen dönüştürüyor. Uykusu, temizliği, beslenmesi onun istediği saatlerde ve şekillerde olacak biçimde düzenleniyor. Dünyaya gelen bu eşsiz biricik konuk için gönüllü pervane olan ebeveynleri ise biraz şaşkın, çoğu zaman yorgun, bazı durumlarda da endişeli olabiliyor.
Bir anda başrolü çalan en değerli oyuncumuz için ilk günler nispeten sakin geçebiliyor. Bazen de uykusuz geceler ve ağlama seansları ilk haftadan itibaren başlıyor. “Uygun bir şekilde besliyor muyuz? Anne sütü yeterli mi? İyi uyudu mu? Kakası neden böyle? Bir şeyi yanlış mı yaptık? Doktor ne demişti? Komşu teyze söylediklerinde haklı olabilir mi? Biz bu işi yapamıyoruz galiba?” Zihnimizin fazla mesaisi bebeğimize harcamak istediğimiz enerjinin çoğunu silip süpürür. Bu aşamada sakin olabilen, duygularının farkına varan ebeveynler süreçleri daha dengeli geçebilirler. Karar vermek ve o kararı uygulamak önce sakinlik ister. Dengedeyken verilmiş kararlar doğru seçimleri getirir. En önemlisi de aldığınız kararları yerine getirecek enerjiye sahip olmaktır.
Özellikle ilk altı aylık dönemde şartlar uygun ise ve anne sütü ile yeteri kadar beslendiyse günlük rutinler oluşmuştur. Altıncı aydan sonra yani ek besinlere geçildiğinde yeni bir macera başlar. Ek gıdaya geçiş süreci bazı evlerde kelimenin tam anlamı ile sancılı, bazı evlerde ise şapırtılı geçer. Yani; bebek gazlı ve uykusuz ise sancılı, bebek yeni tatlara açık ve iştahlı ise şapırtılı tınılar hayatınıza katılmış demektir.Yeni tatlarla tanışan küçük gurme, bazen besini ağzından öyle hızlı iter ki, ağzınız açık kalır. Bazen de şaşırtıcı bir iştahla kabul eder. Bu aşamada hangi besine ne tepki verileceğini kimseler bilemez. Bu, o bebek ve minik damağı ile tamamen o anda gerçekleşen bir seçimdir. Siz bu seçime saygı duyabilir ve seçenekleri dikkatli bir şekilde genişletebilirsiniz. Bu süreçte sabırlı olmak, bebeğinizin önlüğünde, mama sandalyesinde, koltuklarda besinlerden oluşturulmuş soyut çalışmaları sakin bir şekilde karşılayabilmek sizin de ruh sağlığınız açısından değerlidir. Devam etme gücünüzü bu sakinlik ve kararlılıkla koruyabilirsiniz.
Bu aşamada anne-baba, anneanne-babaanne ve dedelerin biricik görevi bebeği sağlıklı besinlerle buluşturmaktır. Ek gıdaları hassas gözlem altında vermek doğrudur. Böylece alerjik reaksiyonu tespit edebilir, hangi besin bebeğinizde ne etki yarattı gözlemleyebilirsiniz. Örneğin elma yedikten sonra bağırsakları rahat etti mi? Yoksa gaz mı oldu? Hangi sebzeden sonra gaz sancısı çekti? Veya uykusunda bir değişiklik yaşandı mı? Bu aşamaları deneyimlerken bebek zeytinyağı en büyük destekçiniz olabilir. İyi koşullarda üretilmiş, düşük asit dereceli zeytinyağı ile bebeğinizin beslenmesini güçlendirebilir, sindirimini kolaylaştırabilirsiniz. Güvenilir üreticilerden elde edeceğiniz zeytinyağını biberon maması veya çorbalara katabilirsiniz. Bebeğinizin bağırsaklarını rahatlatacak olan zeytinyağı, onun büyümesini de kolaylaştıracak ve enerji verecektir.
Zeytinyağı içerdiği oleik asit ile bebeğinizin kalbi için idealdir. Ayrıca insülin düzeyi, bağışıklık, eklemler ve cilt için de olumlu etkileri bulunur. Zeytinyağı besinlerin içerdiği değerlerin emilimini kolaylaştırdığından, bebeğin bağışıklığını güçlendirir. Ayrıca göz sağlığını da korur. Anti-inflamatuar (vücuttaki yangıyı ve ödemi azaltan) etkiye sahip olan zeytinyağı, yağda eriyen A,D,E,K vitaminlerinin vücutta kalmasına, en verimli şekilde emilip kullanılmasına yardımcı olur. Özenle üretilmiş, aromalı ve sağlıklı bir zeytinyağı, yeni lezzetlerle karşılaşan minik gurmenizin damak tadının gelişimi açısından da doğru bir tercihtir. Bebeğiniz için hazırlayacağınız mama, püre ve çorbalara ekleyeceğiniz bir çay kaşığı sızma zeytinyağı anne sütünden sonra en çok güvenebileceğiniz besinlerin başında gelir. Sebze yemeklerine veya pürelerine eklenen zeytinyağı, hem bebeğe enerji verir hem de lezzetli katkısı ile tüketimi kolaylaştırır. Enerji sağlayarak bebeğinizin büyüme ve gelişmesine de destek olur. Bebek beslenmesinde önemli yer tutan çorbalara ve sebze sularına da 1 çay kaşığı kadar zeytinyağı eklenebilir.
Piraye Bebek Zeytinyağını Kaz Dağları’nın eteklerinde bulunan zeytinliğimizden erken hasat döneminde yere değmeden toplanan zeytinlerden üretiyoruz. Toplanır toplanmaz 2 saat içinde soğuk sıkım yöntemi ile elde edilen Piraye Bebek Zeytinyağını gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz. Ek gıdaya geçen bebekler için en uygun yağ asitliği 0.3-0.5 arasında değişen sızma zeytinyağıdır. Piraye bebek zeytinyağının serbest asitlik değeri maksimum 0,3’tür. Bu değer bebeğinizin sağlığı açısından son derece ideal olup, zeytinyağımız filtre edilmiştir. Piraye Bebek Zeytinyağı içerdiği yüksek fenol değeri ile bebek sağlığı için son derece faydalıdır. Çiğ tüketim için uygun olan zeytinyağını bebeğinizin çorbasını veya mamasını yaptıktan sonra karıştırabilirsiniz. Kabızlık ve gaz sancılarını giderici etkisi hem bebeğinizin hem de sizin hayatınızı kolaylaştırır. Siyah cam şişe de hava almayan bilyalı kapak ile korunan Piraye Bebek zeytinyağını 18 - 21 °C ısı aralığında, güneş ışığı görmeyen karanlık bir ortamda güvenle muhafaza edebilirsiniz. Zeytinyağının ışık ve yüksek ısıdan korunması gerektiğini hatırlatmış olalım. Aksi takdirde oksidasyon (tepkime) yolu ile bozulan zeytinyağı sağlığı destekleyici özelliklerini yitirmiş olur. Bebeğinizin sağlığını uygun koşullarda üretilen, soğuk sıkım ve bozulmamış bebek zeytinyağı ile destekleyebilirsiniz.
